Friday, February 29, 2008

Cuma eğlencesi # 13

Bahar gelmiş gibi derken cuma eğlencesi de geldi, çattı. Öncelikle diyeceğim şu ki büyük heyecanla beklediğimiz Oscarlar büyük bir süküt-u hayal olduğundan hiç yazmayacağım bile. Gecede sadece Heidi Klum'un elbisesi güzeldi onun dışındakiler gayet sönük, gayet öylesine idi. Onu da kadını beğenmediğim için koymuyorum sayfaya. Allahtan people dünyası eğlenmeye doymadığından malzeme bol.


Oscar gecesi kıyafetler sönüktü ama sonrasındaki partilerdekiler gayet güzelmiş. Bilindiği üzere Oscar ödül töreninden sonra governor's ball var, törendekiler eğlenmeye hemen baloya koşuyorlar. Baloya törene katılmayanlar da davetli olduğu için daha bir kalabalık, daha bir samimi ortam oluyor. Sevdiğimiz erkek Sean Penn, lezbiyen çift arkadaşları ile poz vermiş. Ellen bilmem ne ile Portia bilmem ne. Portia'nın elbisesini çok beğendim sadece rengi biraz soluk, Ellen için ise yorum yapmıyorum. Yine gecenin devamında governor's ball'da Javier Bardem, George Clooney ve sevgilisi. Elbisesini hiç beğenmedim ama hangi tasarımcı nedir bilmiyorum. Kız da gayet sıradan bir tip. Renkleri güzel olanlardan. Bir de fazla hayran adama. O bakış ne ya? Hiç sevmem hayran hayran bakan , ona göre hareket eden, davranan kız. Ama Javier...bilmiyorum çirkinliğinin içinde tahrik edici bir yanı var bu adamın.

İtalyan manken Maria Boscono. Değişik bir güzelliği var, beğeniyorum ben. Beyaz meyaz ya herhalde o yüzdendir. YSL partisine gitmiş, kıyafetini de beğendim, kendisini de.
Mischa Barton uyuşturucu vs gibi olayları atlatmış L.A. sokaklarında gezmeye başlamış. Mevsimi güzel bu L.A.'ın. En kısa zamanda gitmeliyim. Güzel kız, gözlükleri de güzel olmuş, elbisesi de fena değil ama çiçeklerle baharı getirmiş. Bahar geldiiiii....

Gucci 'nin 2008 bahar yaz defilesinden. Modelin ismi Anja Rubik'miş. Güzel ama fazla hüzünlü bakışlı. Acılı bir ifadesi var. Ama saçları güzel, kestirsem mi dedim böyle ama fantastik 4'lünün diğer 3 üyesinden hayır geldi.

Neyse biter gider, akşam parti var, yan var...

1 comment:

Anonymous said...

bayiliyorum mariacarla'ya, hatta sözlüge de yazmistim bi ara :) sarisin yapmisti kendini, yine siyaha dönmüs görüyorum ki. saclarini sariya boyayanlari pek sevmem, anca cok nadiren begenirim, ama bu kizin o kadar alien bir havasi var ki, sarisinligi über-absurd duruyordu, sahaneydi :)