Thursday, August 7, 2008

Sessiz sakin


Galiba hayatım sessiz sakin bir döneme girdi ve ben yazacak şey bulamıyorum. Aslında pek öyle değil, hiç öyle değil ama gereksiz bir yoğunluk da oldu gibi iş dünyasında filan.

Yoksa her şey güzel, her şey sakin, her şey biraz rakı, biraz şarap, biraz patlıcan, biraz ahtapot, biraz londra (london calling), biraz patagonya, biraz arjantin, biraz buenos aires, biraz vakko, biraz pedro garcia, biraz michel perry, biraz missoni, biraz prosecco, biraz bellini, biraz papalina, biraz dalga, biraz 19 mayıs, biraz zamanından önce inattan yenmiş tatsız tuzsuz papalina, biraz zevzek garson, biraz dondurma, biraz balon, biraz lolipop, biraz spor, biraz havuz, biraz deniz, biraz bodrum, biraz çeşme, biraz huzur, biraz kavga, biraz güneş, biraz ray-ban, biraz ferragamo, biraz bikini, biraz mayo, biraz deniz gözlüğü, biraz karnıyarık, biraz midye dolma, biraz barbunya, biraz 30 koruma faktör, biraz yağ, biraz şapka, biraz müzik, biraz stevie wonder, biraz soul biraz funk, biraz caz, biraz klasik, biraz bach, biraz audrey hepburn, biraz some like it hot, biraz high fidelity, biraz in the garden of good and evil, biraz tony soprano, biraz lillium, biraz koku, biraz gucci, biraz pamuk, biraz sabun, biraz roger&gallet, biraz karşı taraf, biraz lacivert, biraz ada, biraz büyük ada, biraz defne, biraz strasbourg, biraz dj, biraz eski, biraz sevgili, biraz tanıdık, biraz summer breeze, biraz you never walk alone, biraz yeşil, biraz nem, biraz para, biraz harcama, biraz özen, biraz hediye, biraz fatma'nın eli, biraz her şey...

İşte hayattan kesitler, işte geçtiğimiz günler, that's life. Frankie, I love you...

No comments: