

Sözde it-girl'ler. Soldaki Alexa Chung sağdaki ise Agyness Deyn. Bence ikisi de kötü. Hele sağdaki ağır kötü. Gerçi resimdeki esmer hali platin sarı halinden çok daha güzel çok daha rafine. Soldaki ise bilmiyorum fazlasıyla ince fazlasıyla masum hatta hanimne iyi aile kızı görüntüsünde geliyor. Bilmiyorum zaten bu "it-" olayına karşıyım bunlar da olamazmış gibi geliyor ya da anlık çerezlik, tadımlık işte;yarına kalmazlar.

İşte fotoğraflardaki açı, ışık gibi etkenlerin ne kadar önemli olduğunu gösteren bir resim. Resimdeki taş gibi kadınlardan top model Bar Rafaeli. Peki o sağ bacağının dombili hali nedir? Ya da bu mümkün müdür? Bence değil. Muhtemelen kendisi o kadar ince ki benim pantalonumun tek bacağına o ikisini birden sığdırır; hem de zorlanmadan. O zaman anlıyoruz ki giymek için seçtiği abidik gubidik bir tasarım dışında fotoğrafın çekilirken bulunduğu açı, ışık sonucun niteliğini etkiliyor. Yani bundan sonra resimlerde dombili çıkınca hemen dombiliyiz diye bunalıma girmiyoruz. Eee yalan değil, eğer Bar Rafaeli'nin bacağı dombili ise benimkisi herhalde Michelin kamyon tekerleği.



Yorumlarımı topluca yapacağım çünkü forever bedroom eyes Carine Roitfeld ve evlatları eğlenmeye çıkmışlar. Carine Roitfeld, Mario Testino ile, oğlu italyanların ikonlarından yine bir Vogue kızı Giovanna Battaglia ile, kızı ise leydi bilmmem ne ile poz vermiş. Bence kız çocuğu Roitfeld tamamdır, gayet güzel kendisi elbisesi ayrı güzel. Hele annesinin artık haliyle ilerlemiş yaşına bakmadan bacak tarafı transparan kıyafeti ile karşılaştırılırsa (bizde bir manken yok muydu miss model filan bir şey, böyle bir elbise giymişti her tarafı gözüken ve sürekli de mavi lens takıyordu gözlerine). Oğlan çocuğu da eğer 27 yaşındaki haline Giovanna Battaglia ile beraberse eyvallah diyorum ben. Yalnız söylüyorum bu ailede göz kalır. Böyle şuh resimler böyle şaşalı hayatlar diye millet delirir basar bunları evlerinin önünde, pusuda beklerler valla çantaları ya da daha doğrusu ayakkabıları almak için. Hele bir de buraların insanı olsalardı millet ne laf ederdi, ne ağır ithamlar ne göz dikmeler olurdu. Habis ruhlu bir milletiz bence, kesin çekemeyip kıskanırdık. O kadar kendimize güvenimiz yok o kadar gözümüz başkasının mutsuzluğunda sağlayacağımız mutlulukta ki tahammülümüz yok mutlu keyifli mesut olana.


Ya şu Bob Geldof ve kızlarını alıp bir yere kapatmak istiyorum. Her yerden bir tanesi çıkıyor. Yok Peaches yok Pixie yok bir şey. Nasıl bir aile anlamadım ki? 3-4 tane kız var hepsi garip isimli hepsi bir kalas hepsi bir moda deney tahtası. Ya ne bu şimdi? Bizim Sıraselviler'de "gitme kal" birahanesi'nin üstündeki perukçuda daha güzelleri var, yemin ediyorum. Alıp göndereceğim para filan da istemiyorum, benden olsun, hediyem olsun. Yeter ki çıkmasın dergilere oraya buraya.

Bazen güzel bazen sıradan olabiliyor ama burada bayağı güzel gözüküyor 40'ını aşmış eski top model Helena Christensen. Elbisesi ayakkabısı saçları gayet güzel. Hatta iğrenç bir insan olarak kadim dostum Sekvotka 'ya bir selam gönderip "milf" diyeyim bitireyim geceye gitmeye hazırlanayım...
1 comment:
ahah carine'in bu eteginin fotografini sana yollamayi düsünmüstüm, sen kendin koymussun. süper olay!
hastasiyim bu kadinin.
Post a Comment