Friday, December 11, 2009

Saygı

Hiç öyle arabesk vari duygusallıklar yaşayan, acımayı seven ve acınmaktan hoşlanan insan değilimdir. Şark geleneğinde yaşadığımız üzere "vah vah" diye kaderine ağlayanlar, kaderini sürekli "ölücem haberin yok" diye karşısındakinin gözüne sokmaya çalışanlar bana zaten gelmez. ANCAK hayatta koşulsuz saygı duyduğum tek meslek grubu vardır; maden işçiliği. İşçiymiş, çöpçüymüş, sabahlara kadar çalışan gazeteciymiş, kurşunlar arasında koşuşan savaş muhabiriymiş, reklamcıymış, Çemişgezek'e bağlı uzaklarda bir yerde karlarla kaplı bir köyde öğretmenmiş, doktormuş, vs hiç ama hiç ilgilenmiyorum. Herkes bir şekilde bir yerde takdir ediliyordur, saygı görüyordur, kendince büyük küçük başarılara imza atıyordur yaşadığı ağır çalışma şartlarını bir şekilde psikolojik olarak hafifletiyordur.

Ama maden işçisi bütün bunların dışında. Ay sonunda kazanılacak beş kuruş para için yerin altında karanlığın içinde nefes alamadan güneşi göremeden geçen saatler doldurulan vardiyalar ve yine karanlığın içinde nefes alamadan yitip giden hayatlar. O yüzden maden işçisine benim saygım koşulsuz ve sonsuzdur.

O kadar üzüldüm ki dün geceki patlamaya kapatırım ben dükkanı bugün. Oysa biliyorum, glamour geri gelmişti, ben zaten anotherstar olarak parlıyordum, beautiful people eğlenmiş resimleri sayfalara düşmüş ve cuma eğlencesi başlamıştı. Ama yapmam. Yapamam. İçim kaldırmaz. Kaldıranı da ben kaldıramam hatta döverim.

No comments: