Saturday, March 13, 2010

"egzotik"


Garip bir kavram egzotik veya egzotizm. Bize göre egzotik olan bir başkasına egzotik değil veya sıradan olabiliyor. İnsanları milletleri ülkeleri müziği edebiyatı sanatı egzotik olarak nitelendirmeye çok taraftar değilim. Nedeni ise gayet basit: egzotizm, oryantalizm gibi kavramlar klişe olduğu kadar, düşünceleri tamamen belirli kalıplara yerleştirip etiketleyerek ileriyi görmeye fırsat vermiyor. Ortalama zekaya ve eğitime sahip sıradan batılı için egzotik olan egzotiktir yani doğu, Çin, Tayland, Hindistan, Suriye, İran, Türkiye egzotiktir, insanları da kültürleri de egzotiktir yani hepsi "genelde" birbirine benzer.

whatever ...

Egzotik belki sadece mutfakta eğlenceli, üzerinde çok düşünülmeyecek bir kavram olabilir. Benim için egzotik mangodan ileriye gitmez. Çok severim. Ara sıra yesem de uzun zamandır meyvenin kendisini kendim kesip yememiştim. Bir A'dam seyahati sonrası mango dönemi yaşamıştım; nasıl olsa burada mango olmadığı için bavulun içinde mangolarla ve mango kokulu birçok şey ile dönmüştüm (bir yerden sonra mangolu çaydan insan nefret ediyor orası ayrı). Sabah mango kokuları ile bir anda A'dam'a, kanallara, Gijs ile kiraladığımız kano (evet, ben ve kano hiç başarılı bir ikili değil), kanodaki pikniğe ve mangoya gittim. Marcel Proust vari mango kokusu ile.

No comments: