Friday, January 6, 2012

Sabah etiği (!)

Aslında bizim sınırlar içerisinde haberleri seyretmek, okumak çok iç karartıcı. Her gün her an bir şey oluyor ve insanın ya yüreği tükeniyor ya da içinden büyük bir şekilde şöyle okkalı bir küfür saydırmak istiyor. Ama işte hep bir ekşi tat hep bir karartı var.

Galatasaray'lı olmadığım için kendisine dair bir sempatim veya saygım olmadı hiç. F.A. eskiden yani kendisi daha genç bir topçu iken sever, "efendi çocuk, diğerleri gibi konuşamayanlardan değil" derdi, topçuluğunu da haliyle kendisi o takımlı olduğu için beğenirdi. Uzun zamandır yeşil sahalarda oynamıyor, bir süredir de milletvekili. Ve geçen günden beri de fedakar bir televizyon yorumcusu. Öyle demiş; "Genelde hafta sonları olacak. Seçim bölgeme uygun da genelde Cuma, Cumartesi, Pazar. Pazartesine sarkanlarda da fedakarlık yapıp, Ankara'dan git-gel yapacağım. Çünkü 23.00'e dayanan bir saatte başlıyor yorumlar. Burada fedakarlığı yapan taraf benim" diye. Ve bir de felsefede geçen şu meşhur etik algısının da yorumcusu. Zordur etik kavramı. En azından bana göre; Descartes'ı var, Kant'ı var, Sokrates'i,var. Bazıları ise üç basit soruya: "ne yapmak istiyorum? ne yapabilirim? ne yapmalıyım" indirgemiş. Gayet açıklayıcı. O yüzden de kendisinin dediği gibi etik kişiye göre değişmez.

Hayırlı olsun, sabah etiği olsun.

No comments: