Sunday, June 19, 2011

Never on sunday # 8


garip bir kına gecesi, elimdeki kına (en son yine masadaki soon-to-be mom m.'nin kınasına gitmiştim 2007 kışında. hayat neymiş ne olmuş değil mi ama?) alors on dance, "ya herhalde bu kız menenjit geçirdi de bu hale dönüştü", fantastik taksi yolculuğu, böğüren insan t.,yeni nişantaşı rezidansımız ve dönüş ve pazar ve tüketim günü babalar günü, a. ailesi , arkeoloji müzesi'... herhalde bu şehirde en sevdiğim müze burası. kim bilir belki de yine mutlu bir çocukluk anısı ile bağlantılıdır, hemen her şeyde olduğu gibi. hareketli, halk dolu, hızlı ve çok sıcak bir pazardı ama hissiyatı yine never on sunday'di. daha ne istenebilir ki?

p.s. eskiden insanların doğup büyüdükleri yerlerde ömürleri boyunca müzeye gitmemelerine şaşırırdım. bugün artık şaşırmıyorum çünkü bunun hayatlarında bir parça olmadığını biliyorum. yine televizyonun gücünün hayatlarında ne kadar önemli bir parça olduğunu bildiğim gibi. aynen hürrem ve kanuni'nin aşkına herkesin topkapı'ya akın akın gittiğini gördüğüm gibi.

No comments: