Tuesday, February 27, 2007

Biz bugün okulu kırdık...(pardon, ma soeur)

Aynı SP günleri gibiydi...Bahar günleri gelmiş, okul kırılmış, petrol rengi üniforma üzerindeki ve her sabah soeurlerden işitilen azarın sebebi olan gömlek yine dışarıya çıkarılmış, hocalardan kaçarak ya Çiçek'e zaten her daim orada olan GSlı çocukların yanına, ya da 11 seansına sinemaya gidilmiş gibiydi. Haliyle arada geçen yılların, değişen beyinlerin, vücutların farkı ama değişmeyen dostlukların gerçekliği vardı.

M. işi kırdığı için ile öğle vakti, onların oturduğu ve herkesin benim de oturduğum semt sandığı popüler mahallede başlayan yeme-içme seansı tüm gün durdurak bitmek bilmedi. Sanki bir önceki gün 4'lü grup olarak görüşmüş olan, ya da her gün mutlaka bir kere konuşan biz değilmişiz gibi saatlerce konuştuk. Ne konuşulabilir ki saatler boyunca? Her şey ve hiçbir şey! Bahsi geçen konular çoğu insan için hiçbir şey iken bazıları için her şeydir. İşte bu yüzden de inanılmaz keyifli bir gündü. Bütün gün yemek yenilen, içki içilen, talihsiz bir şekilde flüt çalınan müzik dersinde sınıfın arkasındaymış gibi her şeye kıkır kıkır gülünen, sürekli dedikodu yapılan bir gündü.

Herkesin boyu o günlerden bugüne uzamış da olsa, saç baş değişmiş de olsa, hayattaki öncelikler farkılaşmış da olsa kadim dostlar ve kız arkadaşlar harikadır. Tek temenni karşısındakinin mutluluğudur, yaralanmamasıdır. O yüzden de asla yargılamaz, sadece onun için iyiyi diler.

P.S. Akşamın ilk saatlerinde, bizimkisi hazzetmediğim takımı tuttuğu ve mekanda maç seyredilmediği için ona buna skoru sorsa da, maçın sonucu onun yüzünü değil de benimkini güldürdü.


No comments: