Tuesday, November 24, 2015

Breathe-Respire IV

Cidden özlemiştim. Uzun zaman olmuştu gitmeyeli. Gittim ve çok iyi geldi. Gerçi bu ülkeden uzaklaşılan her an insanın mutlu etmeye yetiyor. Hiç öyle " aaaa ama milli değerler milli duygular" filan diye beyinsizce konuşulmasın, geçti gitti o "yüce" devirler. O havalı büyük lafların telaffuz edildiği sözde büyük inanç devirleri milli çirkinlik yıllarından önceydi, artık milli çirkinlik günlerini yaşıyoruz, her şey farklı hiçbir şey aynı değil. İnada inat bebeğim artık. 

Amsterdam, J.A., üç günlük nefes alma tatili, pek özlediğim pek sevdiğim Amsterdam, pek bir soğuk hatta don yağan bir Amsterdam, her daim insanı mutlu eden Amsterdam, bol bol yemek bol bol içki, bol bol eski A'dam arkadaşları ve üç günlük nefes alma mutluluğu...

herengracht, the seafood bar, the plantage deyip bir de üstüne içilen proseccoları biraları ekleyince buraları okuyup hırslanan ardından da acıklı mesajlarla kendi ifade edenlere de benden giden şöyle geniş bir big up olsun o halde. 

P.S. Amsterdam seyahatinin herhalde en güzel tarafı flamingoları görmem oldu. O kadar mutlu oldum ki ... Ne diyeyim, I heart flamingos...  

No comments: