Sunday, October 16, 2011

Never on sunday # 14


yağmurlu cuma, nisbeten sakin cuma, soğuyan hava, ardımdan eve gelen s. & s., tropea peynirleri, tropea şarküteleri, hamburger, ötv artışının geçen haftaki alkol siparişinde anında farkedilişi, aynı anda artışa keyifle sebebiyet verenlere küfrediş, eğlence, dedikodu, komiklikler ile sakince ama aniden çıkış, beklenmedik şekilde gündüz elbisesinin akşama taşınışı, gri elbise &parka, tünel, house cafe, gey kapılım z., -epey sıkıcı ama öyle böyle değil- kaçmaya çalışış, yan, eskiler, eğlenceli derken kalamayıp cumartesinin ciddi buluşması;
cumartesi, yine yağmurlu, hatta yağmurlu ve soğuk, ciddi iş buluşması, m.k., yine 5 saat konuşma, biraz tedirginlik ile beraber hissedilen heyecan, hissedilmesi doğal "tedirginlik", risk alabilmek, gece strasbourg a. ile yemek, juno, tesadüflerin eğlencesi ile karşılaşılan ceo b., julius sezar t., isveçli, çirkin ama karizmatik erkek b. ve tabii kadim dostum sekvotka, ve ne yazık ki seviyenin leş grubun tesadüfen karşılaşması ile yerlere inmesi, ve yine karşılaşılan strasbourg insanları, yiyip içip gidilen koridor, koridor'daki fantastik insanlar, hiç de fena olmayan müzikler, "yok ben dönerim gelmem roxy'e kiki'ye";
never on sunday, 10:30'u geçe uyanmanın şaşkınlığı, kışlıklar-yazlıklar, saatlerce kıyafetlerden kıyafetlere, j.a. & f.a. ziyareti, ikisinin de tip olarak hans ile helga hali,glenlivet, aslında çok konuşmak eğlenceli olmak isteğinin tıkanması, sebepsiz yere; "elektronik aletler bozulur" ve yamaha cd player sorunu, f.a.'nın gs coşkusu, heyecanı, gol ile gelen mutluluğu, fenerli olarak iptal ettiğim lig tv'nin son günleri, soyadı düzyatan olan kişinin reklamlardaki seslendirmelerine (ve tabii dizilerdeki tipine) duyulan nefret, hafifçe yanan kalorifer, 2012'de hala şofbenli günler ile never on sunday hafifliğinin arandığı bir pazar günü...

p.s. barbour. istediğim aradığım modeli mevcut olsa kendisi değil. burada ise nerede satılıyor bir öğrenebilsem gidip bakacağım. işin aslı bu antipatik yağışlı ve soğuk havaların ceketidir şu klasik barbour. hem de mumlu olanı. trençkot ise su geçirir. ne yazık ki. susuz. buzsuz. hayatta en güldüğüm hadiselerdendir bu buzsuz hadisesi de isveçli ve ben dışındakilerine nedense bu kadar komik gelmiyor. "buzsuz".

No comments: