p.s. b.ü. 'nın yetişkin ve çoluk sahibi olmayan arkadaşları kendi çocuğunun doğumgününde yalnız bırakmayıp taa karşılar'a gittiği ve o ciyak ciyak öten kıyamete dayanabildiği için pek şanslı olduğunu düşünüyorum. gerçekten de saatlerimi çocuklar arasında geçirdiğim için kendisine sevgim oldukça fazla olsa gerek.
p.s. (2) dolmuşla b.ü. için her karşı'ya geçtiğimde karşı'nın fena olmadığını düşünebiliyorum. ancak sadece ve sadece sahil düzleminde kalan şerit, sahilin iki sokak üstü, cadde'nin bir üstü filan olur. sahil, kalamış fenerbahçe moda filan zaten bizim yeşilköy gibi. büyük kulüp ilerisi caddebostan, göztepe erenköy de olur; neticede yine aynı şeritte. ulaşımı da kolay. olur yani, yapılabilir öyle bir şey de bostancı'nın ilerisi, o ataşehir gibi yerler, veya cadde'den çok yukarlar, o sahrayıcedid güzergahı, dolmuşun sahilden değil de çevreden gittiği yerler, acıbadem, kozyatağı vs beni aşar, yüreğimi sıkar. hani her şeye elbette alışır da, işte mümkünse alışmayalım.
p.s. (3) 9 1/2 hafta ise hala gündemimde. her türlü. hele hele kim basinger ve saçları ve bendeki tezahürü ise mutluluk kaynaklarımdan.
