Sunday, May 11, 2014

( Very Late) Cuma eğlencesi # 5

Gerçekten de very late bir cuma eğlencesi bu. Araya giren doğumgünü kutlamaları, kıpır kıpır ama bir o kadar gergin San Francisco hazırlıkları, pembe güller, çiçekten taç, gerginlikler, bir anda gelen doğum sancıları ve yine Amerikan derken nihayetinde very very late cuma eğlencesi Kate Upton ile başlar. Benlik değil ama birçok erkeğin (haliyle) rüyalarının hatta wet dream'lerinin baş kahramanı. İsveçli 'nin bile beğendiği bir insan. #8'e göre ise "ışığı var."  Benim sevdiğim tarafı kendisi ile bir şekilde rahat olması, insanların vücudu göğüsleri ile ilgili yaptıkları acımasız eleştirilere taviz vermemesi ve şahane bir Dolce & Gabbana elbisesinin içine girmesi. Muhtemelen dar elbiseler yapan Dolce & Gabbana bu elbiseyi ona özel dikim yapmıştır ama o kadarı da olsun. Yalnız buradan bir çağrım olacak tasarımcılara; "kadınların ince belleri olsa bile göğüsleri büyük olabilir, ona göre beden yaratmak gerekir. yani 42 alıp da içinde yüzmek ama göğsün tam olması çok sıkıcı bir şey.". Bu duruma göre gerçek bedenler yapın kardeşim! Elbise güzel, biraz geniş, ama kafadaki taç en güzeli. Cidden!
Işığı olanlardan ışığı olmayan sıradan insanlara geliyoruz. Hiç mi hiç beğenmediğim Diane Kruger ve yine kendisi kadar sönük olan aktör sevgilisi. Kadının beğenilme sebebi de cidden sıradan ve masum bir güzelliğe sahip olması; sarışın ve mavi göz ve bebeksi bir surat ve ardından gelen masumiyet elektrikli açılan kapılar. Chanel yüzü olması da Karl torpilli herhalde Das Lied Der Deutschen inancı böyle bir şey olsa gerek. Üzerlerindeki de Hugo Boss. Her ikisinin de ama çocuğun smokini çok daha güzel.
Huysuz genç aktrislerden. Chanel Haute Couture giymiş ama olmamış. Kızıl saçlı ise zaten olmamış. Ama eğer Met Galası'na davet ediliyorsa demek ki bir alıcısı var.
Davet sahibi de Chanel Haute Couture giymiş ve nasıl giyileceğini çömezlere göstermiş. Anna Wintour. Halla kollarını açık sergileyebilen geçkin yaşlı kadınlardan. Yaşlanınca böyle olmak iyi olabilir. Kendime not: "sporda filan kolları ihmal etme, yaşlanınca sallanmasın horoz ibiği gibi. sallanırsa da sokaklara öyle çıkma!
Eski ve güzel mankenlerden Amber Valletta ve Saint Laurent kıyafeti. Aslında çok çok güzel bir kıyafet de-mücevherler de öyle keza- ama Met Balosu için fazla sade. Ya da en azından benim için. Keşke siyah değil de kırmızı olsaydı mesela o ceket. Ama her şekilde güzel.
Aaahhh Stephanie...Stephanie Seymour...Hala çok güzel. Kılğı değil de kendisi çok güzel olduğu için hiç önemsemiyorum. Ayrıca sivri burunlu saten topuklu ayakkabılara dikkat çekip bugüne kadar benim giydiklerime laf edenlere nanik yapıyorum.
Yaptığı müzik güzel kendine ait tarzı olan kızıl saçın yakıştığı Florence Welch ve Valentino Couture elbisesi. Bence yine Valentino Couture için fazlasıyla sönük bir kıyafet, kelebekler filan gri bir elbise...Yani. Daha iddialı olabilirdi.
Aynen bu elbise içerisindeki Laetitia Casta gibi. Ahhhh...Givenchy Haute Couture elbise kesinlikle gecenin en güzel elbisesi. Aman Allahım. İtiraf ediyorum geçen gün aynı payetlerden filan bir yeşil-elbette böyle parlıyor- Dolce & Gabbana elbise denedim. Ve kendimden geçtim. Yani önümde düğün dernek var da o kadar değil, oralara giyilmelik değil. Belki geçen sene D. aka Louboutin'nin düğününde olabilirdi ama onun dışında biraz zor. Fakat uzun süre çıkartamadım üstümden aynaya bakmaktan. İşte insanoğlunun kendisiyle ilgili fani halleri, yapacak bir şey yok.
Offf hipster olup da kimselere yaranamayan, Amerika'da bir türlü sevilmeyen bir insan kendisi. Gerçekten de Gwyneth Paltrow'dan sonra herhalde o kadar sevilmeyen bir Anne Hathaway var. Yanındaki de üzerindeki sıkıcı Calvin Klein elbisesinin tasarımcısı. Sıkıcı olduğu için çok yazmaya da gerek yok. Ne hipster ne homeless sadece sıkıcı...
Yılların Kylie Minogue'u ve Marchesa elbisesi. Kendisi de elbise de güzel de o saçlar çok kötü. Özellikle de renklerinin sıradan sarılığı. 
Oh mon dieu, non! Mais vraiment non! La vie d'Adele filminin başrol oyuncusu dramatik saçı ve makyajı ve Prada kıyafeti ile dramatik olmuş, yaşlı olmuş, hele o ruj ile iyice kötü olmuş. Keşke uçuşan tiril tiril bir şeyler giyseydi...
Isabella Rossellini'nin torunu da bizlere parıl parıl kırmızı payetler içerisinde de nasıl sönük olunabileceğini göstermiş. Bilmem fena elbise değil ama bir şeyler eksik. Ama eksik herhalde taşıyanda bir sönüklük var çünkü.
Anlamlandıramadığım bir Miu Miu elbise ve Met Galası. Ne yazsam boş, ibretlik olsun diye koyayım istedim. Kızı tanımıyorum bile.
Kardashian Ailesi'nin güzel olanlarından (çünkü kim kardashian ve iki kızkardeşi ile güzellik pek yanyana gelen şeyler değiller). Daha da şaşırtıcı olan üzerindeki elbisesinin Custom TopShop olması. Bayağı güzel bir elbise. Öyle böyle değil. Rengi bemlik değil ama neticede TopShop, daha ne?
Benim hala çok beğendiğim ama # 8'in "oooo çoktan yaşlandı" dediği Monica Bellucci ve elbette Dolce & Gabbana . Pelerine gerek yok sanki ama olsun daha dramatik yapmış, gelişi 15 metre öteden belli etmiş kendini.
Elbise kötü mücevherler güzel.
Herkesin bayıldığı insanlar kategorisindeki en üst sıralardaki ama renkli göz hariç pek başka bir farklılığı olmayan insanlardan. Met Gala için fazla varoş fazla flip flop tarzlı ama işte herkesin bir alıcısı var şu dünyada. Givenchy Haute Couture de nerede o kırmızı elbise nerede bu? Bu işte derili merili Adriana Lima'nın çapına en uygun halde en haute couture 'e dönüştürebilmiş hali. Zarafet ve coolluk brezilyalı mankenler için fazla iddialı sıfatlar. Gisele hariç, o da alman zaten.

Artık fashionista halleri bıraksa da rahatlasak dedirten Sarah Jessica Parker ve Oscar de la Renta kıyafeti ve şahane safran sarısı saten ayakkabıları. Elbise evet tam baloluk tek kelimeyle şahane (arkasındaki şekiller hariç) ama o safran sarısı saten ayakkabılar muhteşem. Renk de keza öyle.


Ergenler eğlencede. Yani bu dil olayını anladık da aynı hareket iki yapılmıyor yapıldıkça sıkıcı ve gülünç oluyor. Hani bir toplantıyı iki terk etmek gibi. Bir kere yapınca ilgi uyandırıyor şahsiyet katıyor da her seferinde alışkanlık olunca gülünç işte...Herkes gülüyor dalga geçiyor. Ergen işte. Ergen Power. Ergen cehaletinden de ergen hareketlerinden de o kadar ama o kadar sıkıldım ki...Bir büyüseler de rahatlasak...
 
Dore giyip ucuz olmamak zor iş. Burda da pörtlemiş. Custom Altuzzarra. Elbise güzel de kızda olmamış. Kart durmuş.
İşte bu olmuş! Gossip Girl'deki kız Pucci elbise içerisinde gecenin en güzellerinden. Saçı elbisesi takıları makyajı.
Vik vik kedi sesli ve gıcık Vanessa Paradis'ten ayrılmak da yaramadı hep aynı işte Johnny Depp ve şatosunda depresyonu ile oturan adam hali. Offf...Ama yaşlanmıyor da o da ilginç mumyalanmış gibi.

Her ikisi ile de işim olmaz. Elbise hem Lanvin hem de Kim Kardashian için fazla asil görünümlü de her şeyden öte o bacağın açılabilmesi için ince olmak lazım da bebeğim olmamış o iş.
Gençler yaşlılar milfler cougarlar ve tabii hipsterlar bir arada ama elektrik sanki yüklü gibi. En soldaki Reese Witherspoon Stella McCartney giymiş de nedense olmamış yüzü de gergin "bu gençlerin yanında durmamalıydım" gibi. Stella McCartney ise kendi elbisesi içerisinde gayet genç gayet cool gayet güzel çıkmış. Yanındaki incecik ötesi Kate bilmem ne ise söndükçe sönmüş. Gelelim parlayanlara, it girl Cara bilmemne ve Rihanna. Ama Rihanna'dan öte göğüsleri desek...Benlik değil fazla askısız sütyensiz fazla göze sokan cinsten. Ama işte ergen vs milf hahahaha..Bu resmin olayı budur.

Güzel ergenlerden güzel TopShop elbiseler. Mavi tek kelimeyle müthiş, sarının da rengi güzel ama modeli idare eder.

"Hah işte ergen power still goes on... Oley sütyen takmadım çok çılgınım, kulak kıkırdağımı deldirdim iyice çılgınım..."
Bu da gecenin tuvalet resmi. Metropolitan Müzesi tuvaletinin içindeki tuvaletler ile biter gider very very late cuma eğlencesi.

No comments: