Monday, October 19, 2015

Arada Yaşananlar # 5

En son Arada Yaşananlar ın üzerinden üç ay, en son yazının üzerinden-jusqu'hier- bir ayı aşkın zaman geçmiş. Yaşananlar da, olanlar da hem ilginç hem sıradan, hem çirkin hem güzel, hem mutlu hem mutsuz, hem umutlu hem umutsuz. Her zamanki gibi that's life derdim ama demiyorum çünkü artık işin tadı kaçtı, herkesin yaşanan her şeyde bir imzası iyi veya kötü bir katkısı var. Önemli olan doğru olan tarafta olmak ve evet, bazı şeyler sadece doğrudur bazı şeyler de sadece yanlış. Doğruya yanlış, yanlışa da doğru denmez. 

Yeni hayat öncesi kısa ama şahane Bozcaada seyahati, # 8, beklendiği kadar beklenmedik şekilde müthiş geçen Bozcaada tatili, pek güzel Kaikas Oteli, pek güzel Kaikas Oteli'nin pek bir ses geçiren odaları, pek popüler Bozcaada mekanlarının fiyasko hali (hele o ada'm filan gibi şişirilmiş yerleri cidden geçip daha başka daha güzel yerlere gitmek lazım) neticesinde daha doğru düzgün daha az bilinen yerlere yönelme ; 3 gün neticesinde dönüş ve E. & R. 'nin düğünü ile düğün sezonunun-mutlulukla-kapanması, gayet güzel düğün, gayet keyifli ve eğlenceli düğün, kasmayan insanlar, rahat insanlar, eğlenen ve suratsızlık etmeyen insanlar; başlangıç ve kendine güvenli, iğnelemeden konuşan, güzellikleri söylemekten çekinmeyen, düzgün insanlarla -yine ve yeniden vakit geçirmeye hala şaşmak ; J.A.'nın küçük ama eğlenceli doğumgünü kutlaması, bir o kadar fantastik doğumgünü hediyesi ; bayram tatili, şehir dışındaki J.A. & F.A. ile gerçekleşen erken bayram tebriğini bayramın ilk günü Boogie Boy ve pek sevdiğim ebeveynleri Sani & A. ile yapıp geri kalan günlerde yayılıp tembellik derken tatile vedayı bayram yemeği ile yapmak. Pek sevdiğim A. ve yine pek sevdiğim arkadaşı İ. 'nin komşu çıkartmasına Sekvotka'nın kitap teslim günü yaklaştığı için katılamaması (ki bitmedi o kitap hala), kafasındaki peruğu ile büyük bir heyecan içerisinde gelen A., erken ve gayet keyifli gelen çirkin ama karizmatik erkek B., ilk defa erken gelen #8 ve yine keyif eğlence hedonist güzelliklerde başarılı bir yemek ; her türlü acayip içeceği yiyeceği yemiş denemiş olsam da hayatımda ilk defa yaşadığım üç günlük detoks deneyimi, ilk günün inanılmaz zorluğu (ama o zorluğun sonra o ikinci yeşil içecekten geldiğinin anlaşılması), devam eden günlerin yorgunluğu ama bitimindeki tarif edilemez hafiflik ve daha da ilginci hiçbir şeyin ama hiçbir yiyecek veya içeceğin özlenmemesi. 

Ha tabii bütün bu süreçte ülkenin her tarafındaki patlamalarda ölen insanlar, ablukaya alınan iller, mahalleler, evinin balkonunda öldürülen çocuklar...Neden? Çirkinlikle kaplı insan süretlerinin hırsı ve leşliği uğruna. 

Evet hayatlarımız ne yazık ki iktidar hırsının korkunçluğu ile kişisel mutlulukların nefes alması arasında gidip geliyor. Şansımıza da kaderimize de sıçayım...

No comments: