Friday, July 4, 2008

Cuma eğlencesi # 23

Yokluğum fazla özleme yol açtığı için uzatmadan beklenen moda yorumlarıma geçiyorum.

Amerikalıların girl next door dediklerinden ama ben beğeniyorum nedense. Sevimli geliyor ama öyle ahım şahım bir hali yok elbette. Üstündekiler güzel, hele siyah beyaz çizgili bluz tam benlik. Oraları da sanıyorum L.A. sokakları. Giydiği bluzun önündeki açıklığı sevdim, bizde böyle sokağa çıksan yürüyemezsin ama oralarda rahat, Strasbourg'da rahat, Milano, Roma, Londra, Barcelona'da rahat kimse dönüp bakmıyor bile. Kafasını çevirmeye tenezzül etmiyor o kadar şahane bir durum.

Los Angeles'ten NYC ve Paris'e geçip olmamış insanlardan birini daha yakalıyoruz. Zoe Kravitz. Aman derim ben ne yapmış öyle kafasındaki elindeki ayağındaki ile. Babası da bir facia giyinir bunun, o halde tel père tel fille. Biraz Patti Smith, biraz annesi Jane Birkin biraz da kendisi işte Lou Doillon. Kötü olmamış ama işte o kadar.
Jane Birkin & Lou Doillon demişken epey farklı bir anne-kız örneği daha. Donatella Versace ve kızı Allegra. Aslında yüzleri benziyor ama tarzlarının birbirleri ile ilgisi yok (ki olmasın daha iyi. ne o öyle ikiz gibi giyinen anne-kız tiplemeleri). Kızlar genelde yaşlandıkça annelerine benzerler. Ben ve J.A. bundan yıllar önce hiç ama hiç benzemezken bugün bayağı benziyoruz (kilise törenindeki resimleri gören r. dahi hemen farketti "gittikçe benziyorsun annene" diye).
Fransız Vogue'nun editörü Carine Roitfeld. Güzel bence kıyafeti. Muhteşem değil ama basit, klasik, temiz görünümlü. Kendisinin siyah giymeyi bırakması ve de gözlerine deli gibi siyah kalem, far, rimel sürmemesi hayırlı olmuş, yüzü gözü açılmış valla.
Gerçekten beklemediğim bir insandan beklemediğim çirkinlikte bir elbise. Anna Wintour? Bu çirkin elbise ile mi sokağa çıkmış, davete gitmiş? Şaka herhalde. Bu kadar faci bir elbise az bulunur az giyilir o halde giyenin de dedikodusu yapılır. Yapmayana da çüş denir. Valla hayal kırıklığı.
***

Resim kesinlikle konu ile ilgisiz ama adını unuttuğum ünlü mankenlerden biri olduğu için, elinin üzerinde havyar olduğu, akşam önce havyar-şampanya; peynir-şarap olduğu için uygun geldi. Başka bir anlamı yok. Ayrıca fellas, franchement, sıkıldım ben bu sürekli kendine alınma hallerinden. Gerek yok. Ben söylerim diyorum .

Hadi giderim ben, 11'de gelip birazdan çıkacak olmam da ne kadar şahane değil mi? En azından havuzda değilim. Bazıları havuzda çünkü iş gününde ofiste olması gerekirken. Değil mi beybi?


1 comment:

Anonymous said...

bu tonu yakalamak için havuz mesaisi yapmak gerekiyor beybi...