Hiçbir şeyin hiçbir zaman aynı kalmayacağı gibi bazı şeylerin değişemeyeceğine inanlardanım (duyguların, hissiyatın evet ama insanların, karakterlerinin "kökten" bir şekilde değişeceğine inanmıyorum) .
*
Daha az önce M. ile konuşuyorduk "duyguların, düşüncelerin hiç beklenmedik şekilde nasıl değiştiğine" dair. Kesinlikle katılıyorum. Duygu ve düşünceler hiç beklenmedik şekilde hiç beklenmedik bir zamanda değişebiliyor. Kimi zaman doğal bir sürecin sonucu gibi kimi zaman ise acı tecrübeler neticesinde gerçekleşiyor. İnsan zamanın akışı içerisinde duygularının değişmesini daha kolay hazmediyor olsa da ani ve travmatik tecrübeler sonrasındaki değişimleri o kadar benimseyemiyor. İçinde engellenemeyen hırs, öfke, kızgınlık, küçümseme, acıma duygularını yaşıyor hatta başkalarına da yaşatıyor.
M.'ninki suyun doğal bir şekilde akıp yolunu çizmesi gibi gelişirken benimkisi biraz ani bir sarsıntı ile oldu, tül perde ile şok etkisi yarattı ve devamı zaten çorap söküğü gibi geldi. Fakat insan doğası gereği her şeye alışıyor, hiç istemese de bir şekilde uyum sağlıyor.Ben de uyum sağladım sanıyorum. Gerçi en sevmediğim his olan acıma hissi pek geçmedi ama zamanla o da geçecek, biliyorum.
Hem M. ile az önceki konuşmamızdan, hem de 2002'de elendiklerinde "bu kadar genç, tecrübesiz futbolcu milli takım kalesine getirilir mi?" gibi bin ton laf edip bugün kahraman ilan eden ispanyolların haberlerinden sonra değişimden bahsetmek istedim. Bahsettiğim değişim Casillas'ın gelişimi, ilerlemesi değil; onu 6 yıl önce yerden yere vuranların bugün yüceltme hali. Dün eleştirilerin hedefiyken bugün cennetin kapısındasın. Garip şey şu hayat.
1 comment:
değişmeyen tek şey değişimin kendisi L. Godiva:)))
Post a Comment