Gariptir diğer taraf. Bazen çok yakın gelir, bazen çok uzak. Kimi zaman geçmesi çok uzaktır, kimi zaman ayrılması çok zordur.
Diğer tarafı tanımamışlar için ya da daha doğru bir söylemle diğer taraf ve kendi tarafına karşı hiç tek başına durmamışlar için kolay anlaşılır değildir çünkü onlar böyle bir düzene geçtiklerinden itibaren hep birleşik olmuşlardır ve bu yüzden de diğer tarafın uzak olduğu,ayrı olduğu veya diğer tarafa geçilmediği bir zamanı pek bilmezler (ama üzerine kolay konuşurlar, orası ayrı).
Ancak diğer taraf her zaman sanıldığı gibi kabus değildir, hatta hiç kabus değildir. Yaşamın ta kendisidir. İyisi ile de kötüsü ile de sürdürülen yaşamın bir nevi aynasıdır. Kimi zaman en sevilen, kimi zaman da en sevilmeyen ile paylaşılabilendir (yahut en sevilmeyene telaffuz dahi edilmeyendir). Yine de diğer taraf ya da tüm taraflar hepsi birden, rahat olunması, güvende hissedilmesi gereken yerlerdir. İşe o güven ve rahatlık da kişinin kendisinden geçer.
Neticede diğer taraf bir şekilde uzak, soğuk yani boş olsa da kabusluk bir durumu yok (ya da en azından bana göre yok), her ne ise dönemseldir, geçer gider eğer kalıcı olması yazıldıysa da kalıcı olur . Tek bildiğim benim sol tarafta olduğum (uyuduğum) ve de kolay kolay yerimi değiştirmediğim. Sadece az önce M. ile tarafları paylaştık da oradan aklıma geldi daha önce de tekrarladığım bu cümle.
Bonne nuit...
1 comment:
Platon'un Mağara Allegorisi kokuyor bu blog.
Post a Comment