pablo picasso, the face of peace, december 1950
Eskinin tabiriyle "sulh", günümüzün deyimiyle "barış" önemli şey şu hayatta. İnsanın ne kendine, ne de bir başkasına küs olması iyi şey değil. Kim bilir belki de en kötüsü insanın kendisine küs olması, onunla uğraşması, onu didiklemesi, yaralaması.
Barıştık biz. Dün gece. Belki de çok gerekli olmayan ama yüzyüze yapılması gereken bir yemekli konuşma esnasında. "Küs" idik desem yalan olur, abartılı olur ama garipti işte. Bir süredir devam ediyordu, dün sonlandı. İyi oldu. Zaten bizimkisi gibi şeyde çok devam edemezdi ama yine de garipliğin sürmemesi iyi oldu. Hem artık barıştığımıza göre diskoya da götürebilir beni (bir de merak ediyorum kendisinin bu ergenlik dönemi daha ne kadar sürecek?).
P.S. Kelimenin fransızca ifadesi olan La Paix aynı zamanda şehrimizde bir hastanenin ismi. Hatta ve hatta Sekvotka bu hastaneyi ve ikamet edenlerini pek iyi bilir deyip, kendisine sevgilerimi iletirim buradan.
P.S.(2) Yukardaki desen Picasso tarafından 5 aralık 1950'de Fransız Komünist Partisi'nin 30. yıl kongresi için verdiği siparişi üzerine yapılıyor. Bu çalışmada Picasso güvercin ve kadın temalı 29 adet desen çiziyor, Paul Eluard da bu çizimleri şiirleri ile süslüyor.
No comments:
Post a Comment