Son zamanlarda "varoş" lafını orada burada çok kullanıp herkesin diline doladım. Neticesinde de ziyaretine uğradım.
İşin gerçeği gerçek anlamda varoş olan alt kültür ile hiçbir derdim yok, aksine seviyorum. Ama benim ifadem olan dışardan parlak gözüküp de içi boş olan varoş ile derdim var. Kim mi? Şöyle bir etrafa bakmak kâfi olacaktır; meyhanedeki rakı masasında , Symrna'da, Bebek Parkı'nda, Etiler'de, caddede, İstinye'de... Aslında ilk bakışta hiç beklenmeyenden yani iyi yerlerde yaşayıp, iyi yerlerde gezip tozan, iyi giyinen, pahalı giyinen veya entellektüel seviyesi daha yukarıda gözüken (beklenen) tasarımcı/reklamcı/grafiker/kreatif direktör/fotoğrafçı/yönetmen tayfasından en başarılı varoş örnekleri çıkıyor.
"Varoş", blog'u ziyareti esnasında varoşluğunu ifaden eden yazım dili ile müthiş bir yorum bırakmış. Yayınlamadım. Eğer anonim değil de bir isim altında yazsaydı ve kullandığı sıfat biraz daha düzgün olsaydı yayınlardım. Ki hep yayınlamışımdır. Ama yukardaki anlamıyla varoştan hoşlanmıyorum, varlığını sevmiyorum. Ayrıca ben baş edemem varoşla. Biraz racon bilip de biraz it olsa, piç olsa dert değil ama varoşla ben ne ağız yarıştırabilirim ne de aynı ligde kavga edebilirim. O yüzden hiçbir şey demeyip sadece o varoş söylemi basmadığımı ve basmayacağımı söylüyorum.
Aslında bu tiplere varoş demek gerçek alt kültüre bir nevi hakaret ama başka bir şey bulamadım. Yoksa her daim The Streets! Keep it real!
Ha bu arada varoşun konuşma ve kendini ifade biçimi hakkında:
"the most significant characteristic of slang overlaps with a defining characteristic of jargon: slang is a marker of in-group solidarity, and so it is a correlate of human groups with shared experiences, such as being children at a certain school or of a certain age, or being a member of a certain socially definable group, such as hookers, junkies or professional criminals"
No comments:
Post a Comment