İşte sevmediğim, beğenmediğim kadın Gwyneth Paltrow. Üzerindeki bayağı kötü bir elbise. Kendisi müthiş ince müthiş makrobiyotik zayıflıkta olsa da güzel de olmamış şık da olmamış. Hele hele olmayan göğüslerinin üzerinden düşen bir elbise ile hiçbir şekilde şık olamaz bu kadın. Elbise atmıyorsam kankası Stella Mccartney imzalı. İşin ilginci benim beğenmediğim bu kadını geçen hafta ingiliz medyası dalga konusu yaptı. Kıyafetleri ve özgüven sorunu sebebiyle. Giydiği kıyafetlerin yaşını yansıtmaması, sürekli "ben çok inceyim ama bir o kadar huzurlu yogiyim" dışavurumu ile birlikte giydiği ilgi çeken çok genç hollywood oyuncu tarzı kıyafetlerin uymadığı yönündeydi makale. Zaten beğenmem, işte dedim düşüncelerimi anlayan çıktı bir yerlerde diye. Eski top modellerden Helena Christiensen. Elbise de rengi de kumaşı da boynuna astığı fular da güzel. Ama asıl elindeki lacivert saten el çantası çok güzel. Pek belli olmuyor ama çok güzel çanta. Lacivert renge tutkum zaten malum. Kadın da güzel kadın işte. Fotoğrafçılık yapıyor şimdi, Liam Gallagher vs aşklarından sonra çocuk, evlilik derken yıllar geçiyor (pek bir içli yazdım ama ilgisi yok tabii).
Gerçekten ruslar ve eski doğu bloğu insanları giyinmeyi bilmiyorlar, hele zevkten sahibi olmaktan ise bihaber yaşıyorlar. Hana Soukupova. Uzun ince sarışın mavi gözlü ama zevksizlik abidesi bir insan. Elbise desen elbise değil, mevsimi desen o hiç değil, saçları perma desen yazık, duruşu desen bir top modele yakışmayan eziklikte. Sadee diz kapakları ve omuzundaki Chanel olduğunu tahmin ettiğim çanta tutunur, geri kalanı isteyene verelim.
Cuma. The night is young. Ama lodos var. Sallanırım ben.
No comments:
Post a Comment