garip bir şekilde koşuşturmalar, havanın hafifliği, garip sıcaklığı, eğlencesi, tekrar bir şekilde gelen şimdi günleri, tribün çocuğu ve kahve ve fantastik sartorialist fotoğraf makinesi, her şey şahane çocuklar da bir o kadar şen iken asla ama asla anlayamadığım ama tepebi attıran tavırlar; 1 buçuk ve bira ve patates kızartması ve g.g., fantastik şekilde karşılıklı "mücevher" kutuları içerisinde yüzük takdimi, kızlı-erkekli ortamlar, kızlı-erkekli konuşmaların asıl geçiştirilmek istenen gündemi, çirkin bıyıklarının çirkin ve neredeyse kin bürümüş yüzünü iyice çirkinleştirmesi; plank'te neredeyse yarım dakikaya yaklaşmam, gülben ergen ve muhtelif instagram fotocularının pilates aletinde -elbette yanındakinin yardımıyla- asılı kalmalarının büyük bir hadiseymiş gibi dünyaya yaymalarına yayılarak gülmek; kaç zamandır göremediğim pek bir heyecanla kavuştuğum z.ç., yine kaç zamandır kavuşamadığım e.g. ile juno, kısa da olsa fantastik bir juno'lu cuma akşamı, pek özlediğim j.a., (ama cidden çok çok özledim kendisini), "sen hazırlama biz getireceğiz her şeyi" deyip de beni sadece masayı kurdurtarak müthiş heyecanla bekleten k. sisters ve arada yaşananlar ... ve tabii bir de avatar # 8.
p.s. seviyorum ileriye gitmek isteyen, sürekli "kötü yanımı" bana iyilik yaparmış gibi göstermeyen insanlarla beraber olmayı.
p.s. seviyorum ileriye gitmek isteyen, sürekli "kötü yanımı" bana iyilik yaparmış gibi göstermeyen insanlarla beraber olmayı.
No comments:
Post a Comment