Bitiğim. Resmen. Günlerdir. Geçen perşembeden beri süregelen fransız geceleri tüketti bitirdi beni. Dün gece son yemek yendi, durmaksızın "son bira" içildi, son grup gitti, umuyorum ki bu akşam, yarın gündüz dinleneceğim, uzun uzun uyuyacağım. "Allez hop, une derniere biere avant qu'on rentre". Bunların bir sonraki sefer İstanbul'a geldiklerinde sanıyorum ben de izin almalıyım. Her gece alem, her gece sabaha kadar eğlence, her gece sabaha karşı dönüş ve ertesi sabah işe gidiş resmen tüketti beni. Önce şekerim, sonra reflüm azdı. Nefesim kesilmeye başladı, sesim zaten kısıldı ve nefesim kesiliyor ki bu iyiye işaret değil. En kötüsü bu; bir anda nefesin kesiliyor, nefes alamadığın için paniğe kapılıyorsun, öksürmeye başlıyorsun, suya ulaşmaya çalışıyorsun kıpkırmızı oluyorsun vs. Bugünden sonra epey uzunca bir süre içmem ben.
Yine de çok güzeldi, çok eğlenceliydi, çok dostaneydi, çok "ecnebiden arkadaş olmaz" diyenlere kapak olacak vaziyetteydi. Bir evlenip düğün yapsam cidden çok fantastik olacak. Avrupa'nın muhtelif şehirlerinden gelecek yine epey seviyesiz insanlar, buradaki seviyesizler, yine muhtemelen izdivacın diğer tarafı olan "seviyesiz" bir karşı cins. Zaten güzellik de burada değil mi? İnsanın kendine benzeyen ile beraber olması, onlarla beraber hayatını geçirmesi. Hiç mi hiç karşı cinsler birbirini çeker fikrine inanmam. Doğru belki çeker de işte ilk 6 ay, 1 yıl vs sonra senden farklı bir insan ile beraber yaşamak epey sıkıcı olmalı.
whatever...
Sokaklar bizimdi, geceler bizimdi, dostluk bizimdi. Şahaneydi. On se revoit ds 2 semaines, je crois!
Bu arada bira için bahsettiğim mekan Parantez'miş, Pasifik değil.
*
Hiç ilgisi olmasa da 1 haftadır televizyonu açmış değilim ama radyolardaki reklamlardan çok sıkıldım. Digitürk kumandası bozuldu, bir türlü evde olamadım, alamadım, eksikliğini de pek duymuyorum ama ola ki bir şey seyretmek istedğinde zorluyor. Yerinden kalkıp kutudan kanalı seçmelisin filan, yorucu yani. Yorulacağıma seyretmiyorum. Plazma lcd hd vs gibi durumlarım da yok, olması ile de ilgilenmiyorum. F.A. geçenlerde "kızım alalım sana da bir tane hd " demişti. Aman derim. Hiç gerek yok. Lütfen, benden uzakta olsun bu kadar televizyon hayranlığı, hd olacakmış, lcd, plazma olacakmış, duvara yapışacakmış. Hiç mi hiç umrumda değil. Benimkisi bozulur, tüplü olanlar kalmamıştır piyasada, o zaman evet zorunluluk belki. Yoksa umrumda değil. Baksana kumanda bozuk, o da umrumda değil.
1 comment:
tüplü kalmadı sahiden piyasada...
e.k.
Post a Comment