Önce insanları küstürmemek, kırmamak,
onlara hoyrat ve özensizce davranmamak,
kalplerini pervasızca kırmamak ve sanki o her zaman buna müsamaha edecekmiş gibi davranmamak lazım.
Sonra karşısındaki ona bakmamaya, onu umursamamaya, ona bakıp da onu görmemeye, hissetmemeye başlayınca, yani "gidince" bu duruma şaşırmamak lazım.
Yapılan hatayı kabul etmek ise bir zorunluluk değil. Kişinin kendi gelişimi için kendi tercihine kalmış gerekli bir şey ama lazım değil. Çünkü
o zaten orada değil artık. Bir kalp kaç kere kırılır ki?
No comments:
Post a Comment