Neredeyse 2 haftadır "cuma eğlencesini" yapmadığımı belki de yapamadığımı (
geçen cuma sabahki fantastik olaydan sonra hele) fark ettim. Hafta arası bir ara içimden geldi ama sonra araya yoğun gece hayatı ve fantastik olayları eklenince "
düşlemekten" başka bir şey yapmak aklıma gelmedi.
Bu kız manken/oyuncu öyle bir şey galiba ama fena değil. Üzerindeki elbise giyilmesi zor ama yakışana çok yakışabilecek bir
Louis Vuitton elbise. Bence güzel ki birçok çirkin
Marc Jacobs tasarımlı elbiseye tahammül edemiyorum. Fakat o ayakkabılar ne? Buradan çok belli olmuyor ama topuğu silah şeklindeki
Chanel ayakkabılar sanıyorum ayağındakiler. Kabus bence. Tasarım filan da değil. Bildiğin saçmalık.
Gossip Girl dizisindeki eski kötü yeni iyi kız. Bence hoş. Gerçi burnu filan yapılı ama hoş yani. Elbise de basit ama güzel. O renk herkese her tene her tarza yakışmaz ama giyen giysin o renkte elbiseyi. Bir tek göğüs kısmı fazla bastırmış ama kötü değil. Tenine yakıştıran giyip çıksın.
Yeni
it-girl olduğu idda edilen ingiliz manken Agyness Deyn belki ilk defa güzel geldi bana. It-girl olmak için fazla bön ifadeli ve fazla tarzsız ama burada-ayakkabıları hariç- kötü gelmedi. Ya nedir bu Dr. Martens gibi asker botu giymek bu elbisenin altına? Hayır tamam ben de yaptım, postal da giydim, Dr. Martens de giydim ama 15 yaşındaydım. Bu kadar "
çaba sarfetmiyormuş gibi davranıp bu kadar çabalı davranmak" çok yorucu ve sıkıcı olsa gerek.
Bruce Willis ve Demi Moore çetesinin belki ed en güzel evlarından (
ne yazık ki diğerleri ancak karizmatik olabilirler, güzel değil). Herhalde 17-18-19 yaşlarında filandır kendsi de şu giydiği
Calvin Klein elbise ne kadar da yaşlı göstermiş. Elbisenin yakası ve üst kısmı zaten çirkin, alt kısmı da artık olsun o kadar elbise işte hem de CK yapmış bir boka benzememiş ama işte tasarım. Hani şu
Donna Karan,
Calvin Klein gibi markalar itibar görüyor ya "
tasarım" diye, inanamıyorum ben.
Müthiş zengin, müthiş ikon, müthiş homeless chic tarzını yaşa
yan
Olsen İkizleri'nden biri. Önündeki abidik yırtmaç dışında farklı kılan tarafını göremedim. Göremediğim gibi bana ilk gördüğüm anda verdiği hissiyat aynen şu oldu. Hani Hatay-Antakya (
belki iskenderun'u da eklemek gerekir ama bilemedim, sanki orası biraz daha farklı gibi) veya Denizli'nin hiç bilinmeyen ama çok zengin aileleri vardır. Düğünleri nişanları filan dillere destandır, deliler gibi para akıtılır, herkes takıp takıştırıp gelir düğüne. Hah işte, şu kıyafetle
Ashley Olsen kardeşini evlendiren abla görüntüsünde. Bir tek boynunda
"5i 1 yerde" kolyesi ile "
yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar" türküsünü söylemesi eksik.
Oy oy oy! Dünyanın en zengin velihatlarından biri ve üzerindeki zevksizlik abidesi
Proenza Schouler elbisesi. Alt tarafın yeşilliği ve üst tarafın kanatlı hali ile pekin ördeği gibi giyinmiş duran bu kadın cidden dünyanın en zenginlerinden olup da bunun zevk denilen şeyin alınamayacağının göstergesi resmen. Bravo ya. Bu kadar kötü giyilebilinir?
Güzel ama ağır aptal mankenlerden
Coco Rocha ve
Michael Kors elbisesi. Elbise güzel kız da güzel. Gerçi kolun o halini sevmiyorum ama alsam giyerim. Kızın saçları en son epey açık kızıldı ki bence bayağı güzeldi. Bu hali fazla koyu olmuş ama beyaz tenli olduğu için yakışmış. Saç boya demişken benim de gidip boyatmam lazım ve üşeniyorum ve her ay daha da üşeniyorum (
ayrıca bu kızıl saçın akıp da sarı haline gelmesi nedir? bu 1. sorum. ikinci sorum ise e.'nin geçen gece "sen sarışın olabilirmişsin" demesi? are you sure beybiii)
Son dönem popüler mankenlerden
Anja Rubik,
Kaufman Franco elbisesi ve onu taşımaya çalışan kokainman görüntülü zayıflığı. Saçları güzel elbise inanılmaz daaar ama güzel fakat ten renginin solaryum siyahlığı ve kokain sebebiyle zayıflamış gibi duran yüzü ve vücudu bayağı çirkin. Hiç tarzım değil.
Hana Soukupova, aluminyum folyo görüntüsü veren Altuzarra elbisesi ve buna rağmen inanılmaz güzelliği. İşte budur bence. Bu kadar spastik bir elbise içerisinde bu kadar güzel olunuyorsa iş demek ki başka bir yerde. Bacaklarının ve diz kapaklarının her daim insanı içini kıpırdatan güzelliğini geçtim kendisi bu gecenin en güzel insanıdır.
P.S. Konu ile ilgisi uzaktan yakından yok ama yazmadan edemeyeceğim. Bu ağır abi tadındaki erkeklerin "biz" diye konuşmaları nedir ya? Ne biz'i? Ben, ben. "Ben istiyorum, ben geleceğim, ben arayacağım, ben yazacağım" desene çocuğum. Biz deyince ben anlamıyorum kendinden mi bahsediyorsun bizden mi yoksa sen ve bir başkasından mı bahsediyorsun diye. Neyse zamanla değişir diye umutluyum.
No comments:
Post a Comment