Thursday, December 2, 2010
Sabahın duygu karışıklığı
Kötü uyanmadım. Uyanmakta zorlandım ama kötü uyanmadım. Aksine gayet keyifli ve hatta mırıldanarak. I'll Rise. Sanıyorum '93 tarihli ilk albümünün en son şarkısıydı. Nedense çarpılmıştım ilk duyduğumda, hatta çektiğim efsane kasetlerin en sonuna sakladığım gizli ama bomba şarkılardandı. Konserinde ise alışageldiği üzere en son şarkı olarak çalmış, biz de mutlu mesut ayrılmıştık Açıkhava'dan (e.k. vardı yanımda). Ben Harper hayranı değilim hele bugün rock filan zaten dinlemem ama o ilk albümü ve de I'll Rise'ı hep ayrı tutarım. Sözleri çarpıcıdır, gerçektir, herkesin hayatında mutlaka bir başkası ile sorguladığı şeylerdir.
does my happiness upset you
why are you best with gloom
cause i laugh like i've got an oil well
pumpin' in my living room
veya now did you want to see me broken
bowed head and lowered eyes
shoulders fallen down like tear drops
weakened by my soulful cries
does my confidence upset you
don't you take it awful hard
Kendi kendine kalkmanın, dik durmanın şarkısıdır. Ha, yarattığı duygu karışıklığı ise sabah okuduğum Kemal Türkler'in davasının 30 yıl sonra düşmesi haberi ve kızının sözleri. "bugün bu ülkeden nefret ettim ve burada doğduğum için üzülüyorum". Ne kadar doğru ne kadar acı! Kim suçlayabilir ki? Belki de yapabileceği tek şey zaten 19 yaşından beri yaptığı gibi hiçbir zaman başını eğmemek, dik durabilmek, gözlerini çevirmeden bakabilmek. Utanması gerekenin o değil de kimler olduğunu bütün ülke biliyor. O yüzden I'll Rise. Bu kadar vahim bir örneğin dışında da herkes için I'll Rise. Çünkü mutlaka herkesin mutluluğunu, güvenini, varlığını, başarısını istemeyen, kıskanan vardır, schadenfreude hep olacak, işte o yüzden inatla tebessümle I'll Rise.
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
2 comments:
m
strasbourg şarkımııııız...
e.k.
Post a Comment