Friday, December 16, 2016

Arada Yaşananlar # 3

Boktan olmamasına gayret içerisinde sürdürmeye çalıştığımız fani hayatlarımızda bizler deliler gibi uğraşırken, kötüler kazanmaya devam ediyor. Bu konuda yapacak bir şey yok; birbirimize kenetlenmemiz dışında... Birbirine benzeyen insanlar bir arada olsun, beraber olsun, beraber iş yapsın, beraber üretsin, beraber üresin, beraber yola devam etsin. Günün sonunda gideceğin yer belli, orada da yalnızsın zaten. 

Biraz dürtülmek de iyi bir şey. E.A.'nın yaptığı, beni dürtmesi gibi. Muhtemelen sonucunu düşünerek yapmamıştır ama mesajı, ilgisi uzaklaştığım dünyayı yaklaştırdı, kendimi kapattığım halden sıkıldığımı hatırlattı. 

Neticede çok şaşırtıcı değil bugünlere geri dönmek... Her ne olursa olsun hayatta mutlu olan, yaşananlardan yılmayan, her türlü kötülüğe direnen, geleceğe umutla bakan biri olup da bu kadar dış etkenlere itibar etmek herhalde yaşlılıkla veya tecrübesizlikle ilgili bir durum. Bu kadar kötülüğü hiç tecrübe etmemiştim. Evet, fani ve hala genç olan hayatımda birçok insanın deneyimlemediği çok kötülük gördüm ama bugünkü leşliği hiç görmedim, duymadım, okumadım. O atmaca karının öve öve bitiremediği 1984 dahi bugünün kötülüğü kadar olamadı. Gerçekten de tebrikler; leşlik başka şey...

whatever...

Ama insanoğlu uyum sağlıyor, kendisine çıkış yolu arıyor, beynini kendisini bu yönde eğitiyor. İyi ki de böyle yapıyor, sonra da nanik yapıyor. Bizler yani leş olmayanlar için ise nanik kahkahadan, mutluluktan, eğlenceden, umuttan geçiyor. O yüzden geri dönüşlere gel, bebeğim...

Ağustos ayından al kalemi...


Bir şekilde la rentrée, yeni bina, yeni uzak semt, yeşil, hatta orman, değişen bazı durumlar, değişmeyen bir başka durumlar, putsch etkisinin devam etmesi, selaların okunması, tedirginlik hakimiyeti, arada yaşanan her şeye rağmen hayata kadeh kaldırmalar, kutlama yapmaya "insani şekilde yaşamaya" kendini zorlamalar, haliyle sarhoşluklar derken biraz Padova, Venedik ve I.K.'nın doğumgünü kutlamaları, biraz Brüksel, biraz sevilen arkadaşlar, biraz vaftiz oğlum ve yeni dükkanın açılışı ve bir şekilde la vie continue ...

No comments: