Sunday, February 17, 2013

Never on sunday # 2

fantastik cuma, fantastik şekilde acıtıcı pilates, neredeyse kafamın kırıldığı pilates, pizza sevmeyen bir insan olarak pizza partisi, "20:30 ve şok şok şok", karın kaslarını ağrıtacak kadar gülmek; soğuk cumartesi, aradaki cenaze, hala soğuk bir gün, biraz td, biraz g.g., biraz juno, rugby gazisi # 8, devasa aslan heykelli pfchang, lezzetli yemek ama kötü mekan, kalabalık mekan, sıkıcı mekan, fast food'tan hallice mekan, ancak evlere servis olacak bir mekan; pazar, never on sunday arzusu ile yer yer gelip yer yer gitmek, gelgitli hareketler, cuppa, çocuk sahibi oldukları için dünyanın kendi etraflarında döndüğünü sanan, pusetlerle terör yaratan yeni nesil türk aileleri, kendilerine göre dahi ama genel algıda şımarık olarak kabul edilen yüce varlıkları çocukları, masada sürekli kilo ve kalori hesabını konuşan röfleli ve statü göstergesi bol pırlantalı yeni anneler ve en az kendileri kadar gerzek konulardan bahseden gerzek kocaları, salt 'ta komik sergi arayışları ve nafile sonuçları, sinemasız mısırsız pazar, muhteşem eğlenceli film frankie & johnny, çıkıp inen şeker halleri, garip spleen duygusallıkları, büyük perhize büyük niyet, "bitsin gitsin bu şeker dalgalanmaları" ve pislik trabzon'a atılan 3 sarı lacivert gol keyfi ve istenildiği hafiflikte yaşanamayan never on sunday ve yeni hafta ve daha fazla güneş temennisi... sarı-lacivert muhteşemliği diyoruz ayrıca biz buna.    


2 comments:

no-go said...

Senin pilates yapıyor olmana inanamadım. Yanlış anlaşılmasın, yapabileceğine dair hiç şüphem yok, ama senin gibi keyif insanını öyle terlerken hayal edemedim :)

anotherstar said...

hahaha bebegim haklisin da hayat dedigin kahpe bir sey; insani yoldan cikartiyor. mesela hedonistler spor yapabiliyor, pilates denilen seyi deniyor filan. ama su da var bunlari yapinca keyifleri daha cok yapabiliyorsun, denedim oluyor :)))