Friday, February 8, 2013

Cuma eğlencesi # 2

 Üşengeçliğimden, beautiful people 'ın giydiği kıyafetlerin sıkıcılığından yapmadığım Cuma eğlencesini bari bugün yapayım istedim. Hani belki sıkıcı ötesi havanın sıkıcılığını gidermede işe yarar diye. Gel gör ki normalde heyecanla blogunu karıştırdığımız beyaz platin saçlı isveçli bugünün yağan yağmur ile beraber sıkıcılığıdır, hayal kırıklığıdır. Sağdaki oluyor kendisi. Normalde bizim Tumblr İsveçli ile ilgiyle takip ettiğimiz gibi kendisi beyaza yakın platin sarısı saçlara sahip böyle fön mön gibi kalıplarda olmayan isveçli insan. Ancak şu saç rengi o kadar sıradan o kadar ortalama bir sarışın ki neredeyse son zamanlarda içimdeki sarışını tek darbede öldüren renkte. Kılık kıyafeti geçtim çünkü o da bilindik skinny uzun boylu isveçli (nordik) kız kıyafeti; yarı tomboy yari Zadig&Voltaire koolluğunda da asıl "sarı saçlarından sen suçlusun" hali vardı ki her şey gitmiş, bilindik akdeniz ülkelerindeki sarışın kadınlardan olmuş, epey sıkıcı olmuş.  


 Bir kez daha saç denilen hadisenin ne kadar önemli olduğunun görüldüğü resimdir alttaki. Bayılırdım Fransa'da Dharma & Greg dizisine, kızı da, kıyafetlerini filan bayağı beğenirdim. Oradaki kız, tabii adını unuttum. Elbisesi güzel. Soluk bir beyaz gibi, kesim de uzay vari ama olmuş kızda, inceliğinde güzel durmuş. Yalnız o saçlar...Neden bir kadın yaşı ilerledikçe sarışın bukle bukle saçlı Disney karakteri bir prensesmiş gibi hale bürünür? Yaşlanmak zor iş. Kadınlara daha da zor. Sadece şöhretli tayfasında değil, biz faniler için bile öyle. Belki de bana garip geliyor ya da garip olan benim. Geçkince yaşıma (!) rağmen hala evli ve çocuklu olmadığım, doğumgünlerimde "artık kutlamak saçma yaşlandık 1 yıl daha" demediğim, demekten ziyade düşünmediğim için sürekli kadınlardan duyduğum "yaşlılık korkularının" saçmalığına bazen dayanamıyorum. Yaşlanmayı kabul edemeyen kadınlara geri dönersek, bir feci Rihanna saçlı, şişkin dudaklı, garip botokslu Ömür Gedik, bir de Adult Disney Prensesi kılığındaki Dharma.


Sıkıcılık devam ediyor. Hem de duo olarak. Yukardaki kardeşler Clarins markasının varisleri olup üzerlerindeki Louis Vuitton elbiseleri ile bilmiyorum sıradan bir kılıkta poz veriyorlar. Gerçi soldakinin parlak siyah elbisesi güzel de yani...özelliksiz. Ayrıca yetişkinlerin kafalarına böyle kurdeleler takıp çıkmalarına karşıyım. Büyük karşıyım hem de.


 Çirkin değil ama farklı. Belki alnı biraz garip. Çekici mi? Sanmam ama yine de Christina Ricci diye bir Hollywood insanı var uzun yıllardır, o halde sorun yok. Üzerindekiler Marni. Ayrı ayrı güzel beraber çirkin. Saçlar...Ah o bukle yapılmış yandan sallanan saçlar...Nayır nolamaz diye bağırmak istiyorum.
 Heidi Klum da bence çok sıradan, fazla abartılan insanlardan. Tamam, tamam, vücuduna bir şey demiyoruz da eee yani?  Ama brunette olup gerçek sarışınmış gibi yapan başarılı insanlardan (bir diğeri de yine bayılmadığım gwyneth paltrow). Michael Kors giymiş ki bu Michael Kors çantalara, o sarkan MK sarkaçlarına büyük kılım. O kadar çirkin ki...
Power Couple denilen çiftlerden. İkisi de kocalarını terkedip beraber olmaya başladıktan sonra hem iş hem de lezbiyen dünyasını sarstılar. Soldaki J Crew'in başındaki adını elbette unuttuğum insan nadiren de olsa elbise ile çıkmış gayet de güzel olmuş. Yanındaki sevgilisinin ise dore pantalonu şahane, üzerindeki ceket ile daha da kool olmuş. Bayağı olmuşlar. Her ne kadar iş dünyasında, medyada filan gey mafyasından yorulmuş olsam da...Güzel güzeldir işte sorun yok.


 Marni'nin tasarımcısı ile model blogger insan. Her şey iyi güzel de neden kafaya o kurdela takılıyor bir anlasam...


 Siyahlar içerisinde Gotik bir prenses iken sarışın olmuş ne iş yaptığı anlaşılmayan ama bir şekilde beğenilen, giydirilen, partilerde gözüken Leigh bir şey. Elbise güzel sarışın hali de kötü olmamış. Sarışınlık garip bir şey, olacaksa ya sapsarı ya da olmasın düşüncesindeyim. Kötü değil afallatan da değil.
 It-girls olarak kabul edilen ingilizler. Soldaki belki de sağdaki Alexa Chung. Soldaki Poppy olur, sağdaki Alexa olmaz. Feci sıkıcı çünkü.
 Bugün sıkıcılıktan gidiyoruz herhalde...Kenneth Cole denilen vasat tasarımcı ödül filan da almış yanında da Martin Margiela içindeki Sarah Jessica Parker. O üzerindeki güzeller güzeli Martin Margiela tasarımlarına yazık, Kenneth Cole zaten offf ki offf...Umuyorum bu people dünyası bu sıkıcılıkta giyinmeye devam etmez, bu gidişle cuma eğlencesini toptan kapatmanın eğişindeyim.

Niye? Niye o saçlar, o güzel motorcu ceketin giyilememesi ve eteğin olmamış hali...Niye?


Oh be! Gerçekten oh be! Carine Roitfeld'in yeni anne olmuş güzeller güzeli kızı Julia Roistein-Roitfeld. Ten rengi, saç rengi, üzerindeki, her haliyle güzel. Oh be en sonunda güzel bir insan. 


1 comment:

no-go said...

Sen her gün beautiful people'ı yazsan, biz her gün okuruz.