Cidden bu seferki uzun sürmüş... En son Şili dönüşü bir Arada Yaşananlar post'u girip öylecene bırakmışım. Elbette bırakılan hayatın kendisi olmasa da hayat gayesi (!) insanı sürüklüyor. Ama günün sonunda yemişim hayat gayesini... Öyle veya böyle dönüyor dünya; seninle veya sensiz...
#1 Mayıs ayı demek doğumgünü ayı demek falan fişmekan. Çoklu kutlamalı (haliyle her yıl geçen seneki gibi dev parti yapmıyoruz. evet yapan var, güzel de bir şey ama her sene parti benim gibi partici bir insan için bile sıkıcı. ), keyifli, değişimli, büyük değişiklilerin yaşandığı yıl oldu bu yıl. Bizim hanede tam olmasa da işte, yakın hanelerde dev değişimler, acayip gelişmeler oldu.
#2 Mayıs ayında her şey bir şekilde kendi halinde yaşanırken, sabırsızca sıcak yaz günlerinin gelmesini beklerlen ansızın sabaha karşı gelen ve tümden bir hayat değişikliği. # 8 için ... Zor, hüzünlü, beklenmedik ve acılı günler bir anda #8'in tüm hayat akışını, belki de yaşama dair algısını değiştirdi. Şimdi iyi, çoğunlukla da tepkisiz herhalde ama kendince yorumlamış, yaşamıştır diye düşünüyorum. Umuyorum.
#3 Haziran demek aslında bir şekilde son 4 yıldır Cenevre demek. Carlo demek, Virginie, Vittorio ve Roberto yani diğer ailem demek. Geçen sene neden olduğunu hatırlayamadığım bir şekilde gitmeyi beceremesem de bu yıl Haziran'ın ilk günlerinde Cenevre yine güzel yine keyifli geçti gitti. Evladımı görüp mutlu oldum. 6 yaşında bir varlık artık kendisi.
# 4 Yaz güzeldi... Bol tatilli, denizli, ada günlerinin varlığını sıcakta hissettirici, kimi zaman büyüyen aile bireylerinin varlığı ile sıkıcı olsa da genel olarak ada güzeldi. J.A. & F.A. ile hafifti, sayfiyenin sakinliği idi. Hele hele #8 ile Chios şahaneydi. İnsan nasıl da mutlu oluyor değil mi Türkiye'den çıktığı anda? Nasıl hafifliyor? Nasıl mutlu hissediyor resmen. Günün sonunda bildiğin kıçı kırık, küçücük Yunan adası. Ama o hayatın hafifliği, o rahatlık o kadar artık bize yabancı geliyor ki, aç kurtlar gibi saldırıyoruz. Ve üzücü belki ama (bence değil) fark ediyorum ki, bu coğrafyaya bu insanlara hiçbir bağlılık hissetmiyorum. Sadece ben de değil; binlerce insan var böyle. "Mış gibi" oynayanları, kefenleri ile çıkanları da dahil.
# Ani kayıplar... Bu yaz haberi beklenmedik şekilde gelen ve haliyle gündelik hayatların akışını değiştiren, yaşayanına derin acılar, duygular yaşatan ani kayıplar oldu. Önce #8 ardından Tribün Çocuğu .Giden için aslında güzel, ani ve sorunsuz, çekmeden. Ama kalan için boktan; ani, kaotik, acılı, ürkütücü.
# Dev kararlar... Ya yemişim dev kararları... Öyle dev mev değil de tatil dönüşü değiştirmeye girişmek. Karşımdakini değiştiremeyeceğime göre kendimi ve şartlarımı değiştirmeliyim deyip yeni yıla başlamak, bu doğrultuda hareket etmek ve sonuçlarına katlanmak. En güzeli. Yeter ki "mış gibi" olmasın hayatlarımız.